Bay ve Bayanlar ile Canlı Sohbet
Sitesi


Türkiye'nin farklı bölgelerinden insanların bir araya gelerek sohbet ettiği, arkadaşlıklar kurduğu canlı sohbet odaları üzerinde sende hemen yerini al! Birbirinden eğlenceli ve kaliteli insanlarla sohbet et, arkadaşlıklar kur. Üstelik üyeliksiz ve ücretsiz şekilde sohbet edebileceğin bir ortam seni bekliyor.

Seviyeli insanlar ile Mobil Sohbet
Odalarının Adresi


Günümüzde teknolojisinin gelişmesiyle birlikte hayatımıza giren akıllı telefonlar iletişim yönünden bizlere büyük kolaylıklar sağlamışlardır. İnternet kullanımınında yaygınlaşmasıyla birlikte yeni insanlarla sohbet etmek, tanışmak bir hayli kolay olmuştur. Sizlere bu kolaylıkları sunan mobil sohbet odalarına hemen katılın.

Sesli Sohbet Dünyası



Sesli Sohbet Dünyası

Selam Ozgurcesohbet Ailesi sizlere bu gün sesli sohbet dünyası adlı makaleyi anlatacaz.Eski zamanlarda,çok geniş topraklara sahip,oldukça da gaddar bir padişah yaşardı…Halkına zulmeden,sadece kendi aklını beğenen ve doğru bildiği yöntemle ülkesini fazlasıyla zalimce yöneten bir padişahtı…Yüreğinde sevgiye dair inancı olmayan bir insandı.Umurunda olan sadece,topraklarını dahada genişletmek,şan,şöhret ve zenginlikti…Sahip olduğu kadarıyla hiçbir zaman yetinmez,insanları mutlu etmekten hiçte hoşlanmazdı….

Trsohbet . Gel gelelim bu padişahın birde dünyalar güzeli bir kızı vardı.Dilinden bal damlayan,güzelliği dillere destan Zümrüt sultan dı adı.Büyüdüğü sarayın,uçsuz bucaksız toprakların,göz kamaştırıcı mücevherlerin hiçbir zaman heveslisi olmamıştı.Sıradan yaşamayı sever,sık sık ta tanınmamak için kılık değiştirip halkın içine çıkardı…Yine halkın içine karıştığı birgün,esnafın malına göz koyan eşkiyalarla tek başına dövüşen bir yiğit ilişti gözüne…Cesur ve gözüpek bu civanmert in demirci olduğunu öğrendikten sonra,çok daha sık gider olmuştu pazar yerine.Her gidişinde,köşe başından izlediği Delibaş birgün farketti bu çarşaflara bürünmüş güzelliği…Seslenecek olduğunda,Zümrüt sultan elindeki yazmayı düşürmüş gibi,onun alması için yere bırakmıştı o an….Yazmayı eline tutuştururken gözgöze geldiklerinde büyük bir sevda ateşi düşmüştü ikisininde gönlüne…Delibaş, Zümrüt sultanın padişah ın kızı olduğunu öğrendiysede,birkere o güzel gözlere bakmış,yüreği dağlanmıştı artık…”Ölsem bu sevdadan dönmem”deyip,görüşmeye devam etti padişahın kızıyla…

Sohbet Bir müddet sonra bu durumu görenler,padişah a iletmişlerdi durumu.Fazlasıyla hiddetlensede güzeller güzeli kızını üzmemek için hiç ses çıkarmadı…Hatta sevdalarına razıymış gibi göründü…Aradan kısa bir zaman geçince,vezirini gönderip huzuruna çağırdı,demirci Delibaş ı.
-“Sen sin demek kızımın sevdiği yiğit..”
-“ALLAH ın izniyle padişahım.Gönlümüzde yolumuzda birdir Zümrüt sultanla…”
-“İyi dersin,hoş dersin de demirci.Ben kızımı sıradan birine vermem.Namın olmalı.Yiğitliğin duyulmalı…”
-“Zümrüt sultana canım feda hünkarım, emreyleyin tez istediğinizi yapayım..”Padişah eliyle sakalını çekiştirirken,içinden de seviniyordu,Delibaş ın altından kalkamayacağı bu görev için…
-“Doğu sınır boyuna gideceksin demirci…Düşmanı geri püskürtebilirsen ne ala…Yok başaramazsan,zaten sağ dönemezsin oradan…Emrine saraydan on asker al,hemen yola çık…”geveze,geveze sohbet,geveze chat,trsohbet
-“Bir şartım var padişahım,ben kendi istediğim on yiğitle gideyim,saray askerlerini istemem…”Padişah daha memnun olmuştu Delibaş ın bu söylediğine…
Gün batımında Zümrüt sultanla vedalaşıp,civarda ki tanıdığı gözüpek on adamıda yanına katıp düştü sınır boyu yoluna….

Aylar geçmiş Delibaştan ses seda çıkmamıştı.Zümrüt sultan kederinden yataklara düşmüş,defalarca adam gönderdiysede bir haber alamamıştı sevdiğinden…Babası demirciden haber gelmemesine sevinmiş,düşmanın onu öldürdüğünü kabullenmişti bile….Kızının sevgisine karşı çıkmadan bu işin hallolmasına ziyadesiyle de memnun olmuştu…Uzun zamandır,ülkenin en zengin tüccarları da kızıyla evlenmek istediği için,biran önce kızını evlilik fikrine ikna etmesi gerekiyordu gönlünü kırmadan…Huzuruna çağırıp,
-“Ben demirciye bir şans verdim ama,o görevi başaramadı…Onca zaman geçti ses seda yok….Gelinlik çağında geldi,Zümrüt sultan.Bir baba olarak bende kızımın mürvetini görmek isterim…Üstelik ülkemin en zengin adamlarıda sıraya girmişken,artık o demircinin yolunu boşuna gözlemene izin veremem…Demem o ki,tez zamanda evleneceksin…”Babasının kesin bir dille söylediği sözlerden dönmeyeceğini anlayan Zümrüt sultan,hala yaşadığına inandığı sevdiğine son bir gayretle sesini duyurabilmek için bir şart koşmuştu babasına….
-“Madem padişahımız tez zamanda evlenmemi ister,en azında evleneceğim yiğit i ben seçmek isterim…”Padişah kızının teklifini kabul etmesine sevinerek,
-“Peki söyle…Nedir şartın?…”
-“Dört bir yana haber salınsın,komşu ülkelerde dahi tellallar çığırtılsın…..Benimle evlenmek isteyen kim varsa,sarayın en güçlü on muhafızıyla tek başına dövüşmeyi göze alsın…Tabi ölümüde…”Bu şart padişahında çok hoşuna gitmişti….Başvezirin akrabası tüccar Mustafanın ne güçlü ve zengin bir yiğit olduğunu bildiğinden,bu mücadeleden kimin galip çıkacağınıda şimdiden görmüş gibiydi….

Dört bir yana haberler verilip,komşu ülkelere dahi bu haber ulaştırıldı…Beklenen gün geldiğinde sarayın avlusu hınca hınç dolmuştu adeta…On tane dev gibi muhafız, sırayla meydana dizildiğinde,korkup kararından geri dönenler dahi olmuştu…..Zümrüt sultana talip olan onlarca kişi muhafizların bileklerini bükemezken,en son tüccar Mustafa meydanda görünmüştü….Kolaylıkla on muhafızıda dize getirirken,padişah yine oynadığı oyunla bu işin içinden,kızının gönlünü kırmadan çıkacağını düşünerek gülümsüyordu Mustafa döğüşü galip tamamladığında….

O sırada doğu tarafından dörtala gelen atlı bir grup görmüştü herkes.Tozu dumana katarak saray avlusuna girdiklerinde,Zümrüt sultan sevincinden yerinde duramamamış koşmaya başlamıştı adeta…Delibaş meydanın ortasında durmuş, atının üzerinde keskin gözleriyle padişaha bakıyordu….
-“Söz ettik,yemin verdik…Bu hal ne olaki padişah ım?…Zümrüt sultanı ,bileği kuvvetli olan yiğit alır imiş…Birde biz bileğimizi test edelim o vakit…”deyip,tüccar Mustafayı kollarıyla kaldırdığı gibi yere çalmıştı bir anda….Meydandakilere bağırarak,
-“Yiğit adam sözünde durur…Verdiği yemine uyar…Bre adam padişah olsan ne yazar,yiğit deilsin…Verdiğin yemine uymayan bir kalleşsin…”Herkes hayretle Delibaş a bakarken,Zümrüt sultan sevdiğinden işittiği sözlerle gerçeği anlamıştı…Yanına varıp Delibaşa sarılır sarılmaz,atının terkisine bindirdiği gibi hızla doğu sınırına doğru sürmeye başlamıştı atını…Birdaha asla sevdalarına kötülük gelmeyecek diyarlara doğru yol almaya başlamışlardı birlikte….Padişah peşlerinden yığınla asker göndersede birdaha asla ikisinin izinide bulamamış,ettiğinin ne büyük bir yalnış olduğunu kızından ayrı kalmanın acısıyla anlamıştı nitekim…Yazar Suat



Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir